Hiçbir mücadele bedel ödenmeden ne gelişebilir, nede ilerler. Mücadele her daima karşılaştığı engelleri ya yıkarak yeni yollar bulur kendine, ya da engellerin yarattığı zorlukla nedeniyle geçici duraklamalara yaşar. Türkiye devrimci mücadele tarihimizde önemli bir bedel ve azımsanmayacak büyüklükte kayıplara yol açan 12 Temmuz katliamı, aynı zamanda Türkiye devrimci hareketin önemli bir birikiminin kaybına yol açmış ve mücadelede büyük bir duraklama ve gerilemeye sebep olmuştur…
1991 12 Temmuz ABD Başkanı Bush’un ülkemize gelişinin arifesinde Türkiye oligarşisi efendilerini gelişi ve ona sorunsuz bir ortam sunam çabasına girdi.
CIA ajanları, oligarşinin MİT’i, kontrgerillası, infaz mangaları, emperyalist efendinin gözüne daha çok girebilmek için yapabilecekleri tek şeyi yaparak bir katliam gerçekleştirdiler.
12 Temmuz’da İstanbul’da 10, iki gün sonra Ankara’da 2, toplam 12 devrimciyi katlettiler.
Niyazi Aydın, İbrahim Erdoğan, İbrahim İlçi, Nazmi Türkcan, Cavit Özkaya, Hasan Eliuygun, Ömer Coşkunırmak, Yücel Şimşek, Bilal Karakaya, Zeynep Eda Berk, Buluthan Kangalgil ve Fintöz Dikme… infaz mangalarının saldırısına son mermilerine kadar çatışarak ve dillerinde sloganlarıyla direndiler.
12 Temmuz 1991’de İstanbul’da gerçekleşen katliam, faşizmin korkusunun, gelişen mücadelenin kendisinde yarattığı paniğin ve bundan sonra sınıflar mücadelesinde devrimcilere karşı nasıl bir politika izleyeceğinin işaretiydi. Devrimci mücadele gelişip yükseldikçe çaresizlik içinde kalan egemen sınıflar, sömürü düzenlerini sürdürebilmek için açık terör ve baskı politikasına hız vermekte, katliamlara yönelmektedirler. 12 Temmuz’da da faşizm, içine düştüğü çaresizliği aşmak için, emperyalizmin bütün teknik olanaklarını, istihbarat kurumlarını devreye sokarak bir katliam gerçekleştirdiler.
Bu katliam bir kez daha artık faşizm ya teslimiyet ya da her türlü bedeli göze alarak ancak mücadele edilebileceğini, bundan böyle kendisine muhalif herkesin hangi sonuçlarla karşılaşabileceğini ortaya koyuyordu.
Oligarşinin katlettiği devrimcilerin adı hiçbir zaman unutulmayacaktır! Onların taşıdığı sosyalizm bayrağı, yerlerini dolduranların elinde daha yükseklere kaldırılacak, emperyalizme ve oligarşiye karşı savaşımız aralıksız sürecektir!
Onlar birlikte savaştığımız, acılara göğüs gerdiğimiz, sevinçleri paylaştığımayız, aynı inançlar üzerine ant içtiğimiz, yoldaşlarımızdı.
Bizim için, emekçi halk için, bağımsız bir ülke için, özgür ve sömürüsüz bir dünya için, sosyalizm için dövüştüler. Bu uğurda hiçbir bedel ödemekten tereddüt etmediler. Onlar bizlere mücadele ve karalıklarını miras bırakarak sonsuzluğa yürüdüler. Anlılar ve kararlıkları bizimle hep yaşayacak…
12 Temmuz şehitleri mücadelenin sıradan neferleri değil, kurmaylarıydılar. Bugün de mücadeleyi ileri taşmak, tıkanıklıkları aşmak, 12 Temmuz’ların boşluğunu doldurmak, yeni kurmaylar olmayı dayatıyor bize.
12 Temmuz mücadeledir, mücadeleyi yükselteceğiz!
Temmuz Şehitleri Ölümsüzdür!
Devrimci Cephe
