Diyarbakır Bağlar’da Tavşantepe Mahallesi’nde kaybolan ve 19 gün sonra cansız bedenine ulaşılan Narin Güran hakkında görülen davanın ilk duruşması Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesi’nde başladı. Anne Yüksel Güran, amca Salih Güran, abi Enes Güran ve komşuları Nevzat Bahtiyar’ın da aralarında bulunduğu 12 kişi tutuklu yargılanırken 11 kişi de tutuksuz yargılanıyor. Tutuklu bulunan dört kişiye ”iştirak halinde çocuğa karşı kasten öldürme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası isteniyor.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı yetkilileri, baro temsilcileri, milletvekilleri, demokratik kitle örgütleri ve siyasi parti temsilcileri duruşmayı takip ediyor. AKP ve HÜDA-PAR milletvekillerinin de duruşmaya katıldığı öğrenildi.
Sanıkların hakimin sorularına sıklıkla ‘bilmiyorum’, ‘hatırlamıyorum’ şeklinde cevap vermesi dikkat çekti.
Gazeteciler alınmadı
Turkuaz basın kartı olmayan gazeteciler duruşma salonuna alınmadı. Gazetecilerin yanı sıra Diyarbakır Barosu avukatları ve baro başkanları dışındaki avukatlar da alınmadı.
TTB’den davaya katılma talebi
Kimlik tespitinin ardından konuşan Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Erinç Sağkan, yargılama sürecine katkıda bulunmak istediklerini belirtti. Davaya katılma talebinde bulunan Sağkan, “Soruşturmanın adil bir şekilde yürütülmesini istiyoruz” diye kaydetti. Tahir Elçi davasında katılma taleplerinin kabul edildiğini hatırlatan Sağkan, “Gerçekten insan haklarını savunmak TBB’ye görev olarak verilmişse böyle bir yargılamaya katkı sunmak için katılma talebimize izin verirseniz sevinirim” dedi.
Baroların taleplerini değerlendiren mahkeme başkanı, Diyarbakır Barosu’nun katılma talebini kabul etti. Diğer baroların katılma talebi reddedildi.
Sanık Bahtiyar birçok soruya “Yok” dedi
Sanık Nevzat Bahtiyar, “Olay günü Salim’i (amca) su için aradım. Suyumuz kesilmişti” dedi. Bahtiyar, “Susma hakkım da var mı?” diye sordu. Mahkeme başkanı, “Var” dedi. Bahtiyar, mahkeme başkanının olayı anlatıp anlatmak istemediğine dair soruya “Yok” yanıtı verdi.
Mahkeme başkanı, Bahtiyar’ın verdiği iki ifade olduğuna işaret ederek, hangi beyanının doğru olduğunu sordu. Bahtiyar, “Son verdiğim beyanım doğrudur” dedi.
Bahtiyar, “Narin Güran’ın evine yaya olarak çıktım. Arabam aşağıdaydı. Salim Güran da o zaman yukarıdaydı, bizim evimizin üstündeydi. Burası ahırın orasıydı. Salim ve ben tek vardım. Salim dışında kimseyi orada görmedim. Salim Güran yukarıdaydı, ben aşağıda sulama yapıyordum. Salim Güran açıkta bekliyordu, arabası yoktu” dedi.
Mahkeme başkanı, daha önce Salim Güran’ın “Bana hemen arabaya bin ve beni takip et“ dediği yönündeki beyanlarını sordu. Bahtiyar, “Böyle bir şey yok” diye kaydetti. Mahkeme başkanı, “Peki savcılıkta niye böyle bir beyanda bulundu” diye sordu. Bahtiyar, “O zaman ben korkmuştum. Beni silahla tehdit ettiler” diye kaydetti.
Bahtiyar’ın birçok soruya sadece “Yok” şeklinde yanıt vermesi dikkati çekti.
Para teklifi
Salim Güran’in çuvalı alarak “Göl” diye tarif ettikleri yerde parçalanmasını istediğini söyleyen Bahtiyar, “Fakat ben cenazeye karışmadım” dedi. Bu esnada baba Arif Güran ağlamaya başladı.
Bahtiyar, Salim Güran’ın korkusundan dolayı olayı anlatamadığını öne sürdü. Narin’in nasıl öldürüldüğüne dair soruya, “Bilmiyorum, bağlayarak öldürmüş olabilir diye düşünüyorum” yanıtı verdi.
Bahtiyar, mahkemenin neden itirafta bulunduğu sorusuna, “Vicdanım kabul etmediği için itirafta bulundum” dedi.
Bahtiyar, kardeşinin geçen hafta görüşüne geldiğini, kendisine suçu üstlenmesi halinde para teklif edildiğini aktardığını söyledi. Bahtiyar, “Ben kabul etmedim” dedi.
“Salim boğdu, kendisi söyledi”
Diyarbakır Barosu avukatlarından Aydın Özdemir, “Narin’i siz mi boğdunuz” diye sordu. Bahtiyar, “Yok, Salim boğdu, kendisi söyledi” dedi.
Bu sırada ayağa kalkan baba Arif Güran, “Seni Allah’a havale ediyorum” dedi. Mahkeme baba Arif Güran’ın sakinleştirilmesi için dışarı çıkarılmasını istedi. Baba Güran, “Beni öldürün artık” dedi. Baba Güran, salondan çıkarıldı.
Bahtiyar, Aile Sosyal Politikalar Müdürlüğü avukatlarının sorularına “Bilmiyorum” şeklinde yanıtladı.
Cenazenin götürülme biçimi
Enes Güran müdafi avukatı, “İlk başta Yüksel Güran’dan bahsetmediniz. Şimdi ise bahsetmenizin gerekçesi nedir?” sorusunu sordu. Bahtiyar, bu soru ve birçok soruya, “Hatırlamıyorum”, “Görmedim” yanıtını verdi. Kolluk ifadelerinde herhangi bir baskı görüp görmediği sorusuna da Bahtiyar, “Görmedim” dedi.
Bahtiyar, cesedi nasıl götürdüğüne dair soruyu da, şöyle yanıtladı: “Kimse beni görmesin diye ahıra yukarıdan cesedi koydum, bende pencereden girdim”
“Cenazenin bulunacağını biliyordum”
Ardından söz alan anne Yüksel Güran’ın müdafileri, Bahtiyar’a “Salim Güran’ın evine gitmek istediğinizde önce Arif Güran mı Salim Güran evi mi gelir?” diye sordu. Bahtiyar, “Arif Güran” dedi. Bahtiyar, Salim’in arabası varken neden cenazeyi battaniye ile taşıdıkları sorusuna “Bir bilgim yok” yanıtı verdi.
Bahtiyar, cenazenin bulunduğu odanın boş olup olmadığı sorusuna “Hatırlamıyorum” şeklinde yanıt verdi. Bahtiyar, aramaların olduğu zaman neden polislere yardımcı olmadığına dair soruya ise şu yanıtı verdi: “Yerini biliyordum. Ben de cenazenin bulunmasını istiyordum. Bulununca yakalanacağımı biliyordum, kaçmadım. Cenaze bulunsun diye onu yola çıkaracaktım”
Enes Güran: Amcamdan şüphelendim
Duruşma, tutuklu sanık Enes Güran’ın beyanlarıyla devam etti. Güran, olayın yaşandığı güne dair, “Malatya Arguvan’dan geldim. Gurbette çalışıyordum. Gece eve geldim, babam beni otogardan aldı. Ben yemek ısıtmaya çalışırken, annem geldi. Annem dama çıktı. Sabah uyandığımda annemleri gördüm. Sonrasında babam Arif Güran ve abim aşağıya indi. Yemek yedik. Muzaffer Güran da yemeğe geldi. O ve babam Batman’a gitti. Narin geldi. Narin anneme, ‘Ben camiye gideceğim’ dedi ve gitti. Ben de uyudum. Saat 16.00 gibi evden çıktım. Bakkala gittim, enerji içeceği aldım. Süleyman Kaya adlı engelli çocuğa da enerji içeceği aldım… Muhammet Yağmur ve Şevket eve gitti benle Muhammet Kaya çeşme tarafına gittik. Saat 17.30 gibi eve geldim. Telefonuma baktım, telefonumun kapandığını gördüm. Annemin okuma yazması olmadığı için abim ve babamı aradım yemeğe gelmeyeceklerini söyledi. Sonra arkadaşlarımla sigara içiyordum” dedi.
Mahkeme başkanının çelişen beyanları olduğunu söylemesine karşı Güran, “Bir şey atladığımız için değil, olayın şokunda olduğumuzdan kaynaklı” yanıtı verdi.
Enes Güran’ın ahıra hiç gitmediğini söylemesi de dikkat çekti. Güran, “Olayın ikinci günü jandarma ile aramaya gittik. Nevzat Bahtiyar’ın küçük penceresine ben girdim” diye konuştu.
Annesi ve Salim Güran arasındaki ilişki ile ilgili soruya da Enes Güran, “Bu soru bana sorulmaz sonuçta annem” diye yanıt verdi. Mahkeme başkanı ise özür dileyerek, failin ortaya çıkması için söylediğini belirtti. Kolundaki ısırık ve dişlemeye ilişkin konuşan Güran, “Bir erkek güruhu kadınların sesini kapatma peşinde” diye konuştu.
Neden burada olduğu sorusuna Enes Güran, “ Bilmiyorum” yanıtını verdi. Mahkeme başkanın, “Kardeşin Narin öldükten sonra kimden şüphelendin” sorusuna ise Enes Güran, “İlk başta ben Salim Güran’dan şüphelendim” dedi. İddialar çıktığında annesiyle gözaltına alındığında hiç bu ilişki meselesini annesine sorup sormadığı sorusuna ise “Bir şey sormadım” dedi.
Mahkeme başkanının, “Salim Güran’ın öldürme ihtimali var mı?” sorusuna da Güran, “Onu bilmiyorum”, “Nevzat’ın öldürme ihtimali var mı?” sorusuna ise “Araba satışından olabilir. Büyüklerin olduğu cemaatte, babam kendisine ‘o parayı nereye getireceksen getir’ dedi” diye yanıtladı.
Mahkeme başkanının, “Peki Enes, babanın basın açıklamalarında ‘Nevzat kim ki’ diyor. Zaten Nevzat kim ki… Böyle bir insanın plan yapabileceğine kanaatin var mı?” sorusuna da Güran, “Nevzat para verip kendisini Narin’e alıştırmış olabilir” diye belirtti.
Savcı, Enes Güran’a arama saati ile ilgili çelişkili ifadelerini sordu. Enes Güran, “Kafam karışıktı” dedi. Enes Güran’ın avukatı, savcı soru sorduğu zaman araya girerek, müvekkiline düşünmesi için ara verilmesini istedi. Mahkeme başkanı, “Nevzat Bahtiyar için de bu hassasiyeti gösterseydiniz, samimi olduğunuza inanırdım” dedi.
Enes Güran ‘hatırlamıyor’
Baro avukatları, kol ve sırtındaki izlerin mısır tarlasında oluşup oluşmadığını sordu. Güran, “Hayır” dedi. Mahalleden arkadaşları Muhammet ve Yağmur ile ne kadar görüştüğü sorusuna Güran, “Yarım saat” cevabı verdi. Güran, avukatların bir önceki beyanında bir buçuk saat dediğini hatırlatması üzerine “hatırlamadığını” ileri sürdü. Avukatlar, 22 Ekim’de ailesiyle yaptığı telefon görüşmesini hatırlatarak, görüşmede babana “Diş izi çıkmaz” demesinin ne anlama geldiğini sordu. Enes, buna da “Hatırlamıyorum” yanıtı verdi.
İşkence iddiaları
Amed Barosu Eski Başkanı Nahit Eren, “6 defa ifade verdin, 6 ifadenin de tamamı çelişiyor. Kolluk ilk seninle ne zaman temas kurdu?” diye sordu.
Enes Güran da, “3. gün müydü, 4. müydü, o zaman bana nereye gidip geldiğimi sordular” dedi. Eren’in sorularına yanıt verirken avukatına “işkenceden bahsetsem olur mu” diye sordu.
Enes Güran ile Nahit Eren arasında geçen diyalog şöyle:
N. Eren: Sana ne zaman ‘Narin kayboldu’ diye sordular?
Enes Güran: Sordular.
Nahit Eren: Ne dedin?
Enes Güran: En son 16.30’da.
Nahit Eren: İnsan harekete geçmez mi?
Enes Güran: Onlara başladım demiştim. Şimdi konuşacağım olmuyor.
Mahkeme başkanı, “12 Eylül tarihinde alınan ifade işkence altında mı verildi?” diye sordu. Güran, “Evet” dedi. Güran, “İstanbul Adli Tıp Kurumu’ndan döndükten sonra ilk kimin evine gittin?” diye soran avukat Nahit Eren’e, “Hüseyin Güran’ın evine gittim. Olup biteni sordu” şeklinde yanıt verdi.
Avukat Nahit Eren, bunun üzerine “İşkence altında verdiğin ifadelerde Nevzat ile ilgili yaptığın tanımlamalar ve ifadeler de bununla mı alakalı?” diye sordu. Güran, “Açık konuşayım. Bana Salim Güran ile ilgili sorular sorulunca işkence edildi. Nevzat ile ilgili söylediklerim doğru, köyün en pis insanıdır, kekemedir” diye kaydetti.
Enes Güran, annesi Yüksel Güran’a işkence edildiğini ve bu görüntülerin jandarma tarafından kendisine izletildiğini hâkime iletti. Ayrıca şu an hücrede kaldığını ve ailesinin bunu bilmediğini dile getirdi.
Sanık avukatları baroyu suçladı
Tutuklu sanık Enes Güran’ın avukatı, “Narin Güran davasında yürütülen soruşturmada sanıkların neredeyse tamamı insanlık dışı muameleye maruz kaldı. Biz burada her ne kadar sanık müdafii olsak da bu davanın aydınlatılması için buradayız. Önceki yönetim gerekeni yapmadı” dedi. Avukatlar, Enes Güran’a sorulan sorulara müdahale etti. Bunun üzerine duruşma salonunda kısa süreli gerginlik yaşandı.
Sanık avukatının sözlerine yanıt veren Nahit Eren, “Aile bireyleri bize geldiğinde kimi yumruk atıldığını, kimi su tutulduğunu söyledi. Biz de bu konuda bize başvuru yapmalarını söyledik. Amed Barosu’na bu konuda yaptığınız tek bir başvuru yok. Biz yıllardır bu mücadeleyi veriyoruz. Burada, duruşma salonunda Amed Barosu’nun dahiliyetini tartışmanın yeri değil” dedi.
Kaynak: Mezopotamya Ajansı