8 Mart Dünya Kadınlar günü yaklaşırken Devrimci İşçi Sendikası Konfederasyonu’nun (DİSK) yaptığı “İşinizi, evinizi bırakın 7 Mart günü kadın grevindeyiz” çağrısıyla DİSK üyesi kadınlar İstanbul Mecidiyeköy’de bulunan Cevahir AVM’nin önünde bir araya geldi. Bir araya gelen kadınlar 8 Mart’ı halaylarla, horonlarla ve dans ederek selamladı.
“BİZİ HAPSETMEK İSTEYENLERLE MÜCADELE EDECEĞİZ”
DİSK Kadın Komisyonu üyesi Zuhal Kaynak basın açıklaması yaparak eşitlik adına taleplerini sıraladı. Kaynak, asgari ücretin hâlâ tek bir kişi üzerinden hesaplandığını ve 2025’in “aile yılı” ilan edilerek kadın emeğinin karşılıksız bırakılmak istendiğini belirtti. Kaynak, “Bizi eve hapsetmeye, yoksullaştırmaya, şiddete açık hale getirmeye çalışan politikalara karşı mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz” dedi.
Kaynak, talepleri şu şekilde sıraladı:
“Eşit işe eşit ücret, kadın cinayetleri ve kadına yönelik şiddete karşı etkin önlemler alınması, İstanbul Sözleşmesi’nin yeniden yürürlüğe girmesi ve ILO’nun 190 sayılı Şiddet ve Taciz Sözleşmesi’nin onaylanmasını istiyoruz. Bakım yükünün kadınların üzerinden alınarak kamusal sosyal politikalarla desteklenmesini, anne desteği değil ebeveyn desteği, gebelik izni değil ebeveynlik izni, doğum teşviki değil nitelikli, kamusal ve ücretsiz kreş istiyoruz.”
“EŞİTSİZLİĞE İSYAN EDİYORUZ”
Açıklamada konuşan DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, “Biz kadınlar, emekçi kadınlar, evde çalışan, işte çalışan, emeği görünmeyen kadınlar olarak, bin yıllardır yaşadığımız eşitsizliklere, adaletsizliklere ve ayrımcılıklara isyan ediyoruz! İşsiz bırakılmamıza, işe alınmamamıza, işten çıkarılmamıza, yoksulluğa mahkûm edilmemize karşı isyan ediyoruz” dedi.
Çerkezoğlu, “Aynı işi yaptığımız erkeklerden daha düşük ücret almamıza, daha ağır koşullarda çalışmaya mahkûm edilmemize, kayıt dışı, sigortasız, sendikasız çalıştırılmamıza karşı isyan ediyoruz. Her gün aramızdan alınan kız kardeşlerimiz için, kadın cinayetlerine, artan şiddete karşı isyan ediyoruz! Evde görünmeyen emeğimizin yok sayılmasına, çocuk, yaşlı ve hasta bakımının tüm yükünün üzerimize yıkılmasına karşı isyan ediyoruz” ifadelerini kullandı.
“KADIN DURURSA HAYAT DURUR”
“Bize dayatılan ‘Kadının yeri evidir, önceliği ailesidir’ anlayışına, esnek, güvencesiz ve yarı zamanlı çalışmaya zorlanmamıza karşı isyan ediyoruz! Ve işte bu isyanımızı, kadın mücadelesinin ve emek mücadelesinin mirasıyla büyütüyoruz. Günlerdir işyerlerinde, alanlarda, meydanlarda kız kardeşlerimizi göreve çağırıyoruz” diyen Çerkezoğlu, konuşmasına şu şekilde devam etti:
“Dedik ki: Kadın durursa hayat durur! Bugün, hayatı her gün yeniden üreten ellerimizle, emeğimizle, gücümüzle görevdeyiz! Türkiye’nin dört bir yanında, bu saatlerde meydanlardayız. Yan yana, omuz omuza mücadeleyi büyütüyoruz. Ve buradan bir kez daha söylüyoruz: Biz, eşitlik ve özgürlük mücadelemizden asla geri adım atmayacağız. İşyerlerinde, sokakta, evde, her yerde örgütleneceğiz. Sendikalı olacağız, birbirimize sahip çıkacağız! Bugün Türkiye’nin dört bir yanında haykırıyoruz: Yaşasın 8 Mart! Yaşasın kadın mücadelesi! Yaşasın örgütlü mücadelemiz.”
Çerkezoğlu’nun sıraladığı talepler şu şekilde:
Eşit işe eşit ücret istiyoruz!
Kadına yönelik şiddete karşı gerçek önlemler alınsın, İstanbul Sözleşmesi geri gelsin!
ILO 190 sayılı Şiddet ve Taciz Sözleşmesi onaylansın!
Kadınların üzerindeki bakım yükünü alacak sosyal politikalar hayata geçirilsin!