Suriye’de sahil kentlerinde Aleviler, Şam’a bağlı güçlerin saldırılarına ve artan mezhepçi provokasyonlara karşı sokağa çıktı. Suriye Alevilerinin dini lideri Gazal Gazal’ın yaptığı çağrı üzerine başlayan protestolarda halk, “federalizm ve siyasi ademi merkeziyetçilik” taleplerini dile getirdi. Eylemlere gerçek mermiyle müdahale edildiği bildirildi.
Olayların fitilini ateşleyen saldırı, önceki gün bir çiftin öldürülmesi ve evlerinin duvarlarına kanla mezhepçi ifadeler yazılmasıyla başladı. Ardından Bedevi gruplar Alevi mahallelerine yöneldi; El-Firduss ve Bab el-Dreyb gibi Alevi, Hristiyan ve Ermeni nüfusunun birlikte yaşadığı bölgelerde de saldırılar gerçekleşti. Humus Valiliği, 19 ev, 29 araç ve 21 işyerinin zarar gördüğünü açıkladı. Valilik soruşturmanın sürdüğünü belirtti.
Bu saldırıların ardından Alevi toplumunda büyük bir öfke oluştu ve sokaklara çıkıldı. Sahadan gelen bazı bilgiler durumun yer yer kontrol altına alındığını aktarsa da, özellikle Humus’ta yaşayan Alevilerin yeni saldırı ihtimali nedeniyle tedirginliği sürüyor. Alevi dini lideri Gazal Gazal, toplumu olası bir “etnik temizlik” konusunda uyarmış ve Lazkiye, Tartus, Humus, Hama ve Şam’daki Alevi yurttaşları eş zamanlı eylemlere çağırmıştı. Gazal’ın çağrısıyla hazırlanan talepler arasında federalizm, siyasi ademi merkeziyetçilik, Alevilere yönelik kaçırma ve cinayetlerin durdurulması ile Alevi tutukluların serbest bırakılması öne çıktı. Konsey ayrıca eylemlerin kayıt altına alınmasını ve Kuzey-Doğu Suriye ile Dürzi toplumundan dayanışma talep edilmesini istedi.
Çağrı sonrası Suriye’nin birçok bölgesinde Aleviler meydanlara indi. Özellikle Lazkiye ve Tartus’ta protestolar geniş katılımla gerçekleşti. Şam yönetimine bağlı silahlı grupların eylemlere katılanları tehdit ettiği ve bazı bölgelerde halka ateş açarak protestoları dağıtmaya çalıştığı bildirildi. Suriye İnsan Hakları Gözlemevi’ne (SOHR) göre Tartus’taki Şeyh Salih el-Ali heykeli tahrip edildi ve mezhepçi sloganlar yazıldı. Lazkiye’de Ziraat Kavşağı yakınlarında göstericilere ateş edildiği, ayrıca ayaklanmanın bastırılması için bölgeye askerî takviye gönderildiği aktarıldı.
Almanya merkezli Suriye İnsan Hakları Derneği (AHRS), Humus’ta Alevilere, Hristiyanlara ve Ermenilere yönelik saldırıları kınadı ve bu toplulukların soykırım tehlikesi altında olduğunu belirtti. Bu protestolar, Esad’ın iktidara gelişinden bu yana Alevi toplumunun gerçekleştirdiği en büyük kitlesel hareketlerden biri olarak değerlendiriliyor.
Bazı noktalarda protestocuların Suriye bayraklarıyla adalet, özgürlük ve güvenlik talebiyle yürüdüğü görüldü. Lazkiye’de El-Ezher, El-Zira’a ve El-Sevra kavşaklarında, Cebele’de El-Amara kavşağında yüzlerce kişi bir araya geldi. Tartus’a Şam’dan kolluk kuvvetleri sevk edildi; Cebeli Köprüsü ve çevre yolları kapatıldı. Güvenlik güçlerinin protestocuları dağıtmak için gerçek mermi kullandığı, Alevilerin yaşadığı bazı mahallelerin ablukaya alındığı bildirildi.
Humus’taki El-Zehra Meydanı’nda da tansiyon yüksekti. Oturma eylemi yapan bazı protestocular gözaltına alındı; güvenlik güçlerinin göz yaşartıcı gaz ve aşırı güç kullanarak müdahale ettiği, bazı göstericilerin resmi araçlar tarafından ezildiği aktarıldı. SOHR verilerine göre mart ayından bu yana çoğu Alevi sivil olmak üzere yaklaşık bin 700 kişi hayatını kaybetti.
Toplu saldırıları tetikleyen cinayet, Benu Halit adlı Bedevi aşiretinin yaşadığı Zeydel köyünde yaşandı. Humus Eyaleti İç Güvenlik Müdürlüğü, öldürülen çiftin evinde mezhepçi içerikli yazılar bulunduğunu, bunların açıkça kışkırtma amacı taşıdığını duyurdu. Cinayet haberinin yayılmasının ardından Bedevi aşiretlerinden yüzlerce kişi Alevi mahallelerine saldırı düzenledi. SOHR Müdürü Rami Abdul-Rahman, evdeki yazıların mezhepsel çatışmayı büyütmek için kasıtlı olarak yazıldığını belirtti.






