İşgalci-soykırımcı saldırılar karşısında Rojava’yla kenetlenmeye
İçişleri Bakanlığı yerleşkesinde yer alan Emniyet Genel Müdürlüğü’ne yönelik 1 Ekim’de gerçekleştirilen devrimci eylem sonrası başlatılan gözaltı operasyonları, Medya savunma alanları ve Rojava’ya yönelik bombardımanlar devam ediyor.
Ankara eylemini bahane eden faşist sömürgeci Türk devleti, her fırsatta hedef haline getirdiği Rojava’ya yönelik başlattığı yoğun bombardımanda halkın yaşam alanlarına yönelik saldırıları sürüyor. Özellikle altyapı tesisi ve hizmet kurumlularını hedef alan işgalci faşist güçler, soykırımla halkı göçertme, Rojava’yı imansızlaştırma peşinde.
Yoğun olarak devam eden bu bombardımanların sonucu Rojava da yaklaşık 2 milyon kişi su, elektrik ve gazdan mahrum bırakıldı. Onlarca hastane, sağlık ocağı gibi kuruluşların çalışmaları da durma noktasına geldi.
Rojava’da halkın yaşam alanlarına yönelik bombardıman, sömürgeci faşist Türk devletinin bu katliamı karşısında sessiz kalan uluslararası güçler cesaret ve onay vermektedir. Başta Kürt halkı ve onun özgürlük güçlerinin, IŞİD çetelerini yenilgiye uğratması ve özgürlük iradesini teslim alamayan faşist TC intikam peşinde.
Faşist sömürgeci devletin bu saldırıları sadece Kürt halkı ve onun özgürlük mücadelesine karşı değil, bir bütün olarak kendisine muhalif olan kesimleri sindirme ve tasfiye peşinde.
Rojavada halka karşı işlenen bu suçlara karşı her alanda sesimizi yükseltmeliyiz.
Sömürgeciliğe, işgale ve savaşa karşı sessiz kalmak işgalci katillere destek vermek demektir.
Rojava devrimi ve Rojava halkını savunmak en temel insani sorumluktur!
İnsanlık dışı saldırılar karşısında onur ve vicdan sahibi her insan, Rojava’ya karşı yürütülen insanlık suçlarına karşı tavır almalıdır. Katliamlara karşı herkes her alanda mücadeleyi yükseltmek ve bu haksız savaşa karşı her biçimde direnişte olmakla yükümlüdür.
Yaşasın Rojava halkının onurlu direnişi!
Bijî Şoreşa Rojava!
6 Ekim 2023
#Rojava
