İçişleri Bakanlığı, İstanbul’da CHP’li Esenyurt Belediyesi’ne kayyum atadıktan sonra bugün (4 Kasım) de Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) yönetimindeki Mardin Büyükşehir Belediyesi, Batman Belediyesi ve Urfa’nın ilçesi Halfeti Belediyesi’ne kayyum atadı.
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) yönetimindeki Mardin, Batman ve Halfeti belediyelerine kayyım atanması, birçok kentte gerçekleşen yürüyüşler ve basın açıklamalarıyla protesto edildi.
Kayyum atamalarına karşı birçok noktada eylemler: “Kayyumlara geçit vermeyeceğiz”
İZMİR
İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri, Mardin, Batman ve Halfeti belediyelerine kayyım atanmasını protesto etti. Alsancak Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde gerçekleştirilen açıklamada basın metnini KESK Dönem Sözcüsü Nafiz Ceylan okudu.
En demokratik haklardan olan seçme seçilme hakkının gasbedildiğini belirten Ceylan, “Herkes bilmelidir ki yaşanan bu hukuksuzluklara karşı parti, siyasi görüş ayrımı yapmadan ülke genelinde yeterli düzeyde tepki yaratılmaması halinde kayyım darbesi yeni belediyeler ile sürecektir” dedi
Ankara
Ankara Emek ve Demokrasi Güçleri, Esenyurt, Mardin, Batman ve Halfeti belediyelerine kayyım atanmasını protesto etmek için Çankaya Belediyesi önünde bir araya geldi. “Halkın iradesi gasbedilemez”, “Faşizme karşı omuz omuza” sloganları atılırken, “İrade gaspına karşı direnerek kazanacağız” dövizi açıldı.
Ankara Emek ve Demokrasi Güçleri adına yapılan açıklamada, “Biz çözüm ve barış için el uzatılmasını beklerken, halkın iradesine el uzatılmıştır. Biz sorunların diyalog ve müzakereyle çözülmesini beklerken, halkın çözüm beklentilerine tuzak kurulmuştur. Asla boyun eğmeyeceğiz, asla mücadeleden geri durmayacağız. Demokratik zeminde hak hukuk ve adalet arayışımız kesintisiz, devam edecektir” denildi.
DEM Parti Sözcüsü Ayşegül Doğan da “Yolsuzluğa, yıkıma ve talana kayyım atamazlar ama halkın iradesine atarlar. Tam da bu zamanda yıllardır büyüttüğümüz umudu birlikte sahip çıkmalıyız. Darbe değil, özgürlükler diyeceğiz. Nerede olursa olsun birlikte kayyıma hayır diyeceğiz” diye konuştu.
İstanbul
İstanbul Emek, Barış ve Demokrasi Güçleri, “Kayyım rejimi halk iradesine darbedir” sloganıyla Esenyurt Meydanı’nda bir araya geldi. “İrade gasbına karşı direnerek kazanacağız” pankartının açıldığı eylemde sık sık, “Esenyurt’tan Mardin’e halk kazanacak”, “Faşizme karşı omuz omuza”, “Direne direne kazanacağız”, “Kayyımlar gidecek biz kalacağız” ve “Esenyurt kayyıma dar edecek” sloganları atıldı.
Urfa/Halfeti
Halfeti Belediyesi önünde halkın nöbeti devam ediyor. Ablukaya alınan belediye binası önünde devam eden nöbete Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Cahit Kırkazak da katıldı. Burada açıklama yapan Kırkazak, “Bugün yine direniş günüdür. Yüz yıllık talan, politikaya karşı direnme günüdür. Bugün direnişi büyütme günüdür” dedi.
“Biz AKP’nin bu coğrafyada ne yapmak istediğini iyi biliyoruz” diyen Kırkazak, “DEM ve HDP olarak halkların bir arada yaşama mücadelesi veriyoruz. Halfeti bunun için en güzel örnek. Halklar bir arada yaşamak istiyor. AKP halkların bir arada yaşamasına karşı. Herkesi tekçiliğe karşı herkesi demokratik ulusa, hırsızlığa karşı hizmete sahip çıkmaya davet ediyoruz. Erdoğan Kürt halkı senin ağa babalarına diz çökmedi, sana da diz çökmeyecek. Daha önce Kürdistan’da kayyım varsa İstanbul’da da olacak dedik ve örneğini gördük. Gelin hep birlikte demokratik ulusu inşa edelim. Yoksa bütün belediyeler kayyım tehdidi altında kalacak. Bugün direnişimizin ilk günü. Bugünden sonra da Demokratik Cumhuriyeti kurana kadar mücadele etmeye devam edeceğiz” diye ifade etti.
Diyarbakır
Amed Ofis AZC önünde bir araya gelen binler Dağkapı Meydanı’na doğru “Kayyum varsa müzakere yok” sloganlarıyla yürüdü.
Yürüyüş sonrası konuşan DEM Parti İl Eş Başkanı Abbas Şahin, “Çözümsüzlükte ısrar edenler, Kürt sorunun demokratik çözümünden bahsedip perde arkasında Kürt halkının kazanımlarını yok etmek için yeniden ortaya çıktılar” dedi. Şahin, “Bu çürümüş, darbeci ve kayyımcı siyaset sadece Kürt halkına değil, Türkiye halklarına da kayyımı dayatmaktır. Bundan bir an önce vazgeçin. Halkın iradesine saygı duymayı öğrenin. Bizler asla ve asla irademizi kayyıma teslim etmeyeceğiz. Kayyım rejimi siyasi darbedir. Kayyımları kabul etmiyoruz” dedi.
DEM Parti Kadın Meclisi Sözcüsü Halide Türkoğlu, “Direnmekten başka çaremiz yok. Direneceğiz. 8 yıl boyunca Kürt halkını kayyım atayarak, çöktürmek isteyenler bilsin ki; Kürt halkı asla ve asla diz çökmedi. Belediyeler halkındır ve bu halk iradesini her koşulda savunmaya devam edecektir” ifadelerini kullandı. Türkoğlu, “Biz sizin istediğiniz ‘makul’ Kürt olmayacağız. Siz ne yaparsanız yapın, kaç defa kayyım atarsanız atın, Kürt halkı onurlu mücadelesinden vazgeçmeyecek. Bu çağrı direniş çağrısıdır. 8 yıl boyunca bizi çöktürmek isteyenler, bugün o kadar çöktüler ki hala çözümü kayyımda, Kürt iradesini gaspta arıyorlar. Bu siyasetiniz size de bu halka da kaybettiriyor” dedi.
Türkoğlu, “Yönetemedikleri için ne yapacaklarını bilmiyorlar. Kayyım atayarak siyaseti dizayn etmeye çalışıyorlar. Bizde itaat olmaz, korku olmaz, olsa olsa direniş olur, mücadele olur, özgürlüğü savunmak olur. Kayyım siyaseti aynı zamanda kadınlara karşı düşmanlıktır. Êlih’te en yüksek oyu alarak kadın belediye eşbaşkanını seçtik. Xalfetî ve Mêrdîn’de farklı inançların bir arada olduğu bir yönetim anlayışıyla demokratik yaşam nasıl inşa edilir, gösteriyoruz. Kayyım siyasetini tarihin çöplüğüne göndereceğiz” şeklinde konuştu.
Mersin
Kayyum atamaları; Mersin’in Akdeniz ve Toros ilçelerinde yapılan yürüyüşlerle protesto edildi. DEM Parti Mersin İl Örgütü tarafından düzenlenen yürüyüşe DEM Parti Mersin il ve ilçe örgütleri yöneticileri, Mersin Milletvekili Perihan Koca ve çok sayıda yurttaş katıldı. Yürüyüşte sık sık, “Kürdistan faşizme mezar olacak”, “Kayyum gidecek halk kalacak” ve “Faşizme karşı omuz omuza” sloganları atıldı.
Dersim
Dersim’de yüzlerce kişi, DEM Partili belediyelere kayyum atanmasını yürüyüş yaparak protesto etti.
Dersim Emek ve Demokrasi Platformu’nun çağrısıyla bir araya gelen Dersimli yurttaşlar, belediyelere kayyum atanmasını protesto ederek Yeraltı Çarşısı üstünden Seyit Rıza Meydanı’na yürüyüş gerçekleştirip basın açıklaması yaptı. Yürüyüşte sık sık “Faşizme karşı omuz omuza” , “Gün gelecek devran dönecek AKP halka hesap verecek” ve “Kayyuma geçit vermeyeceğiz” sloganları atıldı.
Zonguldak
Zonguldak Demokrasi Platformu’nun çağrısıyla Madenci Anıtı’nda bir araya gelenler “Herkes için adalet, adalet için demokrasi nöbetindeyiz” yazılı pankartı taşıyarak açıklama yaptı.
Antalya
Antalya Emek ve Demokrasi Güçleri, Attalos Meydanı’nda bir araya gelerek “Kayyum halk iradesine, emeğe, barışa darbedir. Darbeye karşı demokrasi hemen şimdi” yazılı pankartı taşıyarak açıklama yaptı. Açıklamada şunlar söylendi:
Demokrasinin varlığının temel koşulu halk iradesine saygı duymaktır, seçilmiş milletvekillerinin Anayasa Mahkemesi kararlarına rağmen hala cezaevinde tutulduğu, belediye başkanlarının tutuklandığı yerlerine kayyum atandığı bir ülkede demokrasiden, adaletten, hukuktan bahsetmek mümkün değildir.
Kayyum darbesini asla kabul etmiyoruz! Anti demokratik uygulamalarla haklarımızın gasp edilmesine alışmayacağız!
Duymak istemeyen kulaklara, görmek istemeyen gözlere inat bir kez daha çağrıda bulunuyoruz; halk iradesine vurulan bu darbeden derhal vazgeçilmelidir. Hukuk dışı yollarla baskı ve zor yöntemleriyle halkın iradesinin gasp edilmesine son verilmelidir. Seçilmiş Belediye Başkanları derhal görevine iade edilmelidir.
Mersin
Mersin’de Özgür Çocuklar Parkı’nda yapılan açıklamanın ardından oturma eylemine geçildi. Açıklamada şunlar söylendi:
Her seçimde yenilgiye uğrayan kayyım darbesinde israr etmek siyasi tükenmişliğin göstergesidir. AKP-MHP iktidarı Hakkari ve Esenyurt’tan sonra bugün sabah saatlerinde Mardin Büyükşehir Belediyesi, Batman Belediyesi ve Urfa Halfeti Belediyesini de gasp etti. Bu darbenin, 4 Kasım 2016’da Kürt halkının iradesine yönelik gerçekleştirilen Meclis darbesinin yıldönümünde gerçekleşmiş olması manidardır.
Kürt halkını demokratik siyasette tasfiye etme saldırılarının 1994’ten beri devam eden iflas etmiş 30 yıllık tekrarıdır. Bir kez daha ifade edelim ki bu saldın halk iradesine yönelik gerçekleştirilmiş açık bir darbedir. Daha önce gerçekleştirilen kayyim darbeleri halk tarafından reddedilmiş, kayyım pratiği seçimlerde büyük bir yenilgiye uğramış ve halk kendi iradesini partimizden yana kullanmıştır. Her seçimde yenilgiye uğrayan kayyım darbesinde israr etmek, siyasi tükenmişliğin göstergesidir.
AKP-MHP iktidarı seçimle kazanamadığını yargı ve kolluk marifetiyle ele geçirme alışkanlığını ve kayyım darbesini bir rejime dönüşmüştür. Bu saldırı aynı zamanda Kürt halkının seçme ve seçilme hakkına büyük bir saldırıdır. Halkın doğrudan katılımının olduğu yerel yönetimlerin, belediyelerin abluka alınması ve adeta karakola çevrilmesi mevcut siyasi rejimin meşruiyetinin bittiğinin açık ilanıdır.
Vesayetle ve darbelerle mücadele ettiğini söyleyenlerin bizzat katıksız birer darbeciye dönüşmüş olması ibretlik bir durumdur. Bu topraklarda zorbalık ve zulümle hiçbir iktidar abat olmamıştır, olmayacaktır da. Türkiye halkları bu zorbalığa asla boyun eğmeyecektir.
