Antalya
Antalya Emek Demokrasi Güçleri’nin çağrısıyla Attalos Meydanı’nda bir araya gelenler 6 Şubat depremlerinde hayatını kaybedenler için anma eylemi düzenledi. Eylemde depremzedelere söz verildi.
Hayatını kaybedenler için yapılan bir dakikalık saygı duruşunun ardından basın açıklaması yapıldı. Hatay’dan Antalya’ya göç etmiş iki depremzede eylemde söz aldı. Karanfillerin dağıtılmasıyla eylem sona erdi.
Basın açıklamasını Kadriye Tuğcu okudu:
Yani aradan geçen iki yıla rağmen, milyonlar anayasasında sosyal hukuk devleti yazan bir ülkenin yurttaşları olarak en temel haklannı istiyor.
Son söz olarak buradan depremzedeler başta olmak üzere tüm halkımıza sesleniyoruz.
Depremlerin, sellerin, doğa olaylarının binlercemizi yaşamdan koparan birer felakete dönüştürüldüğü,
Bizim payımıza her seferinde acıların, yıkımların düştüğü, ekmeğimizin her geçen gün küçüldüğü,
Haklarımızın, özgürlüklerimizin ortadan kaldırıldığı bu bozuk düzende sağlam çark olmaz.
İnsana, emeğe, doğaya düşman bu bozuk düzene, bu köhne sisteme karşı emek ve demokrasi mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz.
Kaybettiğimiz tüm vatandaşlarımızı bir kez daha sevgiyle, saygıyla anıyoruz.
Depremzede kardeşlerimizle 6 Şubat depreminin ilk gününden İtibaren başlattığımız dayanışmamızı büyütmeye, acılarımızı paylaşmaya, yaralarımızı hep birlikte sarmaya devam edeceğiz.
Mersin/Tarsus
Tarsus Emek ve Demokrasi Platformu’nun çağrısıyla 6 Şubat depremlerinin ikinci yıldönümü dolayısıyla Halk Eğitim Merkezi önünde bir araya gelenler Yarenlik Alanı’na yürüdü. Yürüşün sonrasında basın açıklaması okundu. Yarenlik Alanı’nda mumlar yakılıp reyhanlar bırakıldıktan sonra açık kürsü kuruldu. Deprem tanıklıkları anlatıldı.
Eylemde sık sık “Unutmak yok, affetmek yok, helalleşmek yok”, “6 Şubat’ı unutma unutturma”, “Deprem suçluları yargılansın”, “Deprem değil bu bir katliam”, “Gün gelecek devran dönecek AKP halka hesap verecek”, “Deprem değil sistem öldürür” sloganları atıldı.
Basın açıklamasında şunlar söylendi:
Yüz yılın felaketi diye kayıtlara geçen 6 Şubat’ta ve onu takip eden günlerde Türkiye tarihinin en büyük toplu katliamlarından biri yaşandı. Rant ve yağma politikaları sonucu insanlara mezar olan konutlar, deprem bölgesine günler sonra gönderilen arama-kurtarma ekipmanlarının yetersizliği, kamu binalarının ve araçlarının enkaz altında kalması katliamın boyutlarının büyümesine neden oldu. Saatlerce yağmur altında ambulans bekleyen yaralılarımızı unutmadık. Canlarımız enkaz altında bir nefes yaşama tutunmaya çalışırken arama kurtarma ekipleri göndermek yerine sela okutanları unutmadık.
Depremden sağ kurtulanlar ise koordinasyonsuzluk sonucu adeta yaşadığına pişman edildi. Deprem bölgesinde günlerce gıda, su, tuvalet, hijyen ürünleri, çadır gibi en temel ihtiyaçlara erişim sağlanamadı. Dondurucu soğuklarda evi yıkılan insanların birçoğu aylarca çadır bulamazken depremden birkaç hafta sonra çadırları sattığı ortaya çıkan Kızılay’ı unutmadık. Bu konuda hiçbir sorumlu hakkında soruşturma yürütülmezken Kızılay’a tepki gösterenleri gözaltılarla susturmaya çalışanları da unutmadık. Binlerce insan sokakta, açıkta bir lokma ekmek bulamazken, dayanışma ile toplanan malzemeleri taşıyan tırlara el koyan AFAD’ı unutmadık.
6 Şubat depremlerinin üstünden tam iki yıl geçti. Bu iki yıla rağmen deprem bölgesindeki insanlar hala eğitimden sağlığa, barınmadan ulaşıma en temel ihtiyaçlarına erişemiyorlar. Deprem bölgelerinde geçici barınma koşulları hala sağlanmış değil. İnsanca yaşam koşullarının sağlanmadığı konteynır kentlerde yüzbinlerce insan yaşam mücadelesi vermeye devam ediyor. Özellikle Hatay’da 10 saati aşan elektrik kesintilerinin yaşandığı deprem bölgelerinde uygun olmayan elektrik tesisatlarından kaynaklı sık sık konteynır yangınları yaşanıyor.
2 yıl sonra depremden etkilenen birçok ilde hala hasarlı binaların yıkımı tamamlanmış değil, kentler enkaz halinde. Uygun yöntem ve ekipmanın kullanılmadığı yıkım çalışmaları ile halk sağlığı hiçe sayıldı. Şantiye alanına dönen kentlerde her yer toza bulanırken, iş makinaları nedeniyle yaşanan kazalarda can kayıpları yaşanmaya devam ediyor.
Deprem bölgelerinde 2 yılın sonunda eğitime ulaşmakta ciddi sorunlar yaşanıyor. Yıkılan okulların yerine hala prefabrik okullar da dahil olmak üzere aynı sayıda okul inşa edilmiş değil. Eğitim alanında ciddi kayıplar yaşayan öğrenciler için telafi eğitimler sağlanmadığı gibi hala niteliksiz koşullarda eğitime devam ediliyor, ulaşımda ciddi güçlükler yaşanıyor.
Depremle birlikte iyice güçleşen çocuk-yaşlı-hasta-engelli bakımına kamusal çözümler getirilmediği, elektrik ve su kesintilerinin yaşandığı, barınma güçlüklerinin devam ettiği koşullarda kadınlar üzerindeki bakım emeği yükü hiç azalmıyor. Kadınları şiddetten koruyan mekanizmalar çalışmıyor. Kadınlar şiddet failleri ile yaşamak zorunda kalıyor.
Hastane ve ekipman yetersizliği, hastanelere ulaşımın güçlüğü, sağlık emekçilerin sayısının azlığı gibi nedenlerle sağlık hakkına erişimde ciddi problemler yaşanmaya devam ediyor.
Rezerv alan projeleri adı altında halkın yaşam alanları, zeytinlikleri, tarım alanları talan ediliyor. Evlerinden edilerek barınma hakkı gasp ediliyor.
Geçen iki yılın sonunda adil yargılama süreçleri işletilmiyor, deprem suçlarının üstü örtülüyor. Bu cezasızlık politikaları insan canını hiçe sayan sermayeyi cesaretlendirerek yeni katliamların önünü açıyor. Bu nedenledir ki ülkemizde her doğal afet felakete dönüşmeye devam ediyor. Sermayenin ve iktidarın kar hırsı yüzünden yangınlarda, iş cinayetlerinde, sellerde canlar yitip gidiyor. Sermayenin çıkarları uğruna yaşamlarımızı hiçe sayan bu düzen can almaya devam ediyor.
6 Şubat’ta halkı enkaz altında bırakan bu yağma ve ölüm düzenine karşı herkesi mücadele etmeye, deprem bölgelerinde süren yaşam mücadelesine omuz vermeye, başta yıkımın en fazla yaşandığı Hatay olmak üzere, Adıyaman, Malatya, Maraş ve diğer deprem bölgelerindeki halkın taleplerine ses olmaya çağırıyoruz.
Unutmuyoruz, affetmiyoruz!
Sivas
Sivas Emek ve Demokrasi Güçleri’nin çağrısıyla depremlerin ikinci yıldönümü dolayısıyla Kent Meydanı’nda bir araya gelenler “Unutmak yok, affetmek yok, helalleşmek yok” sloganı attı. Eylemde bir basın açıklaması yapıldı.
Zonguldak
Zonguldak Demokrasi Platformu’nun çağrısıyla 6 Şubat depremlerinin ikinci yılında depremin meydana geldiği saat olan 04.17’de Madenci Anıtı’nda yapılan anma etkinliğinde saygı duruşunda bulunuldu, mumlar yakıldı. Zonguldak Demokrasi Platformu adına Erdoğan Kaymakçı basın metnini okudu:
Zonguldak Demokrasi Platformu, deprem sonrasında yaşamları karanlığa sürüklenen insanların yaşadığı sosyal deprem ve umutsuzluğu, bir gecede kararan hayatları, yıkılan hayalleri unutmamıştır. Bu toplumsal acı ve sorunları yüreğimizde hissediyoruz.
Kocaeli
TMMOB Kocaeli İl Koordinasyon Kurulu, 6 Şubat depremlerinin ikinci yıldönümünde eylemdeydi.
Muğla
Muğla Sınırsızlık Meydanı’nda “Unutmak yok, affetmek yok” yazılı pankartı açarak toplananlar basın açıklaması yaptı. Açıklamayı Muğla Afet Koordinasyonu ve Muğla Emek Demokrasi Güçleri
adına Demet Bolat okudu:
Biliyoruz ki yarattığımız bu büyük zenginlikle hem depremde yıkılan hem de deprem ve yıkım beklentisinin yüksek olduğu bütün kentler yeniden inşa edilebilir.
Bizler diyoruz ki, her bir yurttaşın canı, malı, hakları ve onuru değerlidir. Bizler bizi yönetenler kadar değerliyiz. Hak ettiğimiz değeri ve yarattığımız zenginliği geri alana kadar da mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz!
