18 Mart’ta yaşamını yitiren Devrimci Yol önderlerinden Ali Alfatlı, dün (20 Mart) Manisa Akhisar’da son yolculuğuna uğurlandı. Alfatlı’nın cenazesi Devrimci Yol bayrağına sarılı bir tabula Tahir Ün Caddesi’ndeki aile evinin önünden Yeni Gülruh Camii’ne alkışlarla taşındı. Yürüyüşte Devrimci Yol ve SBF-DER pankartları da açıldı.
Ali Alfatlı kimdir?
1952’de Akhisar’da doğdu, 1969’dan Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’ne girdi. Nasuh Mitap’la birlikte THKP-C önderlerinden Hüseyin Cevahir’in 1970’te başkanlığını üstlendiği SBF-DER kongresine yönetim kurulu üyeliğine seçildi. Mahir Çayan ve diğer gençlik liderleriyle birlikte Dev-Genç’in Ege’de düzenlediği tütün mitinglerine katıldı. 12 Mart 1971’deki askeri müdahaleden 1.5 ay önce yapılan SBF yurdu baskınında gözaltına alındı.
Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ın idamını engellemek için Kızıldere’ye giden THKP-C ve THKO önderlerinin öldürülmesinin ardından Siyasal Bilgiler Fakültesi’nde boykot örgütleyenlerden biri oldu. Denizlerin idam sehpasındaki son sözlerini bildiri olarak dağıtırken yakalandı ve 4.5 ay tutuklu kalıp serbest bırakıldı. Ancak kısa bir süre sonra THKP-C’nin “firari sanığı” olarak yeniden tutuklandı. Sağmalcılar Cezaevi’nde 1 ay tutuklu kaldıktan sonra serbest bırakılan Alfatlı, 1973 başında SBF’ye döndü.
Cezaevinden çıktıktan sonra devrimci mücadelenin yeniden toparlanma sürecinde aktif rol aldı. Ankara Demokratik Yüksek Öğrenim Derneği’nin (ADYÖD) örgütlenmesi için çalıştı ve Genişletilmiş Yönetim Kurulunda yer aldı. Derneğin bir polis baskını sonrası 1975’te kapatılmasının ardından kurulan Ankara Yüksek Öğrenim Derneği’nin (AYÖD) kurucu başkanlığını yaptı.
1975’ta Devrimci Gençlik, 1977’de Devrimci Yol dergilerinin çıkarılmasında ve hareketin merkezileşmesi için çalıştı. Bir süre Ege Bölgesi’nde devrimci çalışmalara öncülük etti. 1979 başlarında yeniden Ankara’ya dönerek, Devrimci Yol’un merkezi kadrosuna beşinci kişi olarak dahil oldu ve geniş bir bölgenin örgütlenme/irtibat ilişkileri ile Devrimci Yol dergisinin basımı/dağıtımı konusunda görev üstlendi.
12 Eylül darbesinden yaklaşık 5 ay sonra Ankara’da yakalanıp 90 gün işkence gördü, ardından tutuklanarak Mamak Askeri Cezaevi’ne gönderildi. Yıllarca bu cezaevinin tecritlerinde kaldı. Devrimci Yol davasından önce idama, ardından müebbet hapis cezasına mahkûm edildi, 11 yıl cezaevinde kaldı.