Siyonist İsrail’in gözü dönmüş Başbakanı Binyamin Netanyahu Gazze Şeridi’ni bütünüyle işgale kalkışma hazırlıkları yaparken bu durum Batılı ülkeleri dahi isyan ettirdi. Japonya, Yeni Zelanda ve Avustralya’nın da aralarında yer aldığı 22 ülke ve AB, yaptıkları ortak açıklamada İsrail’e yardımlara izin vermesi çağrısında bulundu.
Açıklamada, “İki aydan fazla bir süre boyunca Gazze’ye insani yardım girişini engelledi. Gıda, ilaç ve temel ihtiyaç malzemeleri tükendi. Halk, açlıkla karşı karşıya. Gazze halkı, şiddetle ihtiyaç duyduğu yardımları almalı” ifadelerini kullanıldı.
Ortak açıklamada “İsani ilkeler, dünyanın her yerindeki çatışmalarda önemlidir ve her savaş bölgesinde tutarlı bir şekilde uygulanmalıdır” denildi. Açıklamada, “İnsani yardım bağışçıları olarak İsrail hükümetine iki net mesajımız var: Gazze’ye yardımların tamamen yeniden başlamasına derhal izin verin ve BM ile insani yardım kuruluşlarının hayat kurtarmak, acıları hafifletmek ve insan onurunu korumak için bağımsız ve tarafsız bir şekilde çalışmalarına olanak sağlayın” denildi. Ortak açıklama, Birleşmiş Milletler’in Gazze’ye yalnızca dokuz yardım kamyonunun girişine izin verildiğini bildirmesi ve bu durumu “Bu, bölgedeki insani kriz karşısında denizde bir damla” şeklinde nitelendirmesinin ardından yapıldı.
İNGİLTERE, FRANSA VE KANADA’DAN TEHDİD
Birleşik Krallık, Fransa ve Kanada liderleri tarafından yayınlanan ortak açıklamada, İsrail hükümetine askeri operasyonu derhal durdurması ve insani yardımların bölgeye girişine izin vermesi çağrısı yapılırken, aksi takdirde “somut ek adımlar atılacağı” uyarısında bulunuldu.
Üç ülkenin liderleri, İsrail’in dün açıkladığı sınırlı miktarda yardım girişine izin verme kararını “tamamen yetersiz” olarak niteleyerek, ülkenin Gazze’deki sivil halka yardım etmemesinin “kabul edilemez” olduğunu ve “Uluslararası İnsancıl Hukuk’un ihlali” riski taşıdığını belirtti.
Açıklamada, İsrail’in Birleşmiş Milletler ile iş birliği yaparak, yardımların insani ilkeler çerçevesinde yeniden düzenli şekilde ulaştırılmasını sağlaması gerektiği vurgulandı.
Üç ülke ayrıca, Gazze’deki sivillerin “kalıcı olarak zorla yerinden edilmesi” olasılığını reddettiklerini açıkladı. İsrailli hükümet yetkililerinin, Gazze’nin yıkımı karşısında sivillerin yerlerinden edileceğine dair ifadeleri de “iğrenç söylemler” olarak nitelendirildi.
EK ADIMLAR ATMAKTAN ÇEKİNMEYECEĞİZ
Liderler ayrıca Batı Şeria’daki yerleşim faaliyetlerinin genişletilmesine karşı olduklarını vurguladı. Bu durumun bir Filistin devletinin yaşayabilirliğini tehlikeye atacağı belirtilerek, yerleşimlerin durdurulmaması halinde hedefli yaptırımlar da dahil olmak üzere ek adımlar atmaktan çekinmeyeceklerini ifade ettiler.
Birleşik Krallık, Fransa ve Kanada, ABD, Katar ve Mısır’ın Gazze’de ateşkes sağlama çabalarını memnuniyetle karşıladıklarını belirtti. Ateşkes ve rehine takasına yönelik bir anlaşmanın, “iki devletli çözüme giden yolun açılması” açısından en iyi yol olduğu ifade edildi. Bu hedeflerin, Suudi Arabistan ve Fransa’nın eş başkanlığında 18 Haziran’da New York’ta düzenlenen konferansın amaçlarıyla örtüştüğü vurgulandı.
NETANYAHU’DAN “İŞGALE DEVAM” KARARI
İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu ise uluslararası toplumdan gelen yoğun eleştirilere rağmen Gazze Şeridi’nin tamamının İsrail kontrolüne alınacağını açıkladı. Yayınladığı video mesajda Netanyahu, “Çatışmalar şiddetli ancak ilerleme kaydediyoruz” dedi ve Hamas’ın elinde tuttuğu 58 rehinenin serbest bırakılması ve örgütün tamamen yok edilmesinin bu zaferin temel unsurları olduğunu söyledi.
∗∗∗
İNGİLTERE ANLAŞMAYI ASKIYA ALDI
İngiltere ise İsrail ile yeni serbest ticaret anlaşmasına yönelik müzakerelerin askıya alındığını açıkladı. Dışişleri Bakanı David Lammy, Parlamento’da yaptığı konuşmada, İsrail’in Gazze’de yoğunlaşan saldırılarına işaret ederek, “Giderek kötüleşen bu duruma seyirci kalamayız. Bu durum, (İsrail ile) ikili ilişkimizin temelini oluşturan ilkelere aykırı ve İngiliz halkının değerlerine hakarettir. Bu nedenle, bugün İsrail hükümetiyle yürütülmekte olan yeni bir serbest ticaret anlaşmasına ilişkin müzakerelerimiz askıya aldığımızı açıklıyorum. Netanyahu hükümetinin eylemleri bunu gerekli kıldı” diye konuştu.
İsrail büyükelçisinin Dışişleri Bakanlığı’na çağırıldığını söyleyen Lammy, şöyle devam etti: “Gazze’de savaşın yürütülme biçimi, hükümetinizle ilişkimize zarar veriyor. İsrail bu askeri saldırıyı, tehdit ettiği şekilde sürdürür ve insani yardımların engelsiz sağlanmasını garanti altına almazsa, buna karşılık daha ileri adımlar atacağız.”
İngiltere, Fransa ve Kanada’nın Gazze’ye saldırıların durması çağrısının memnuniyet verici olduğunu belirten Filistin yönetimi, Gazze’nin “Filistin’in ayrılmaz bir parçası” olduğunu vurguladı.