Madagaskar’da haftalardır süren kitlesel protestoların ardından ordu yönetime el koydu. Cumhurbaşkanı Andry Rajoelina’nın 11–12 Ekim gecesi ülkeden ayrıldığı, “hayatına yönelik açık ve ciddi tehditler” gerekçesiyle güvenli bir yere götürüldüğü açıklandı. Fransız basını, Rajoelina’nın Fransız ordusuna ait bir uçakla gizlice ülkeden çıkarıldığını bildirdi.
Parlamentonun Rajoelina’yı görevden alma girişiminin ardından kontrolü ele alan ordu, ülke yönetimini devraldığını duyurdu. Ordu sözcüsü Albay Randrianirina, “Cumhuriyetin Yeniden Kuruluşu Başkanı” sıfatıyla cuma günü yemin edeceğini belirtti. Albay, bu adımı bir darbe değil “ülkenin sorumluluğunu üstlenmek” olarak niteledi.
Yeni yönetimin, ordu, jandarma ve polis temsilcilerinden oluşacak bir komite aracılığıyla ülkenin kurumlarını yeniden yapılandıracağı açıklandı. Geçiş sürecinin 18 ila 24 ay süreceği ve bu dönemde anayasa referandumu yapılacağı bildirildi.
Protestoların öncülüğünü özellikle gençlerin oluşturduğu “Gen Z” hareketi yapmıştı. Ülkede eylül sonundan bu yana süren gösterilerde en az 22 kişi öldü, yüzlerce kişi yaralandı. Tepkilerin merkezinde elektrik ve su kesintileri, yolsuzluk, ekonomik kriz ve devletin ilgisizliği bulunuyordu. Gençlik hareketi, başlangıçta askeri müdahaleyi “kurtuluş” olarak karşılasa da, daha sonra ordunun süreci kontrol altına almasını “hareketin çalınması” olarak değerlendirdi.
Afrika Birliği, askeri müdahaleye tepki olarak Madagaskar’ın üyeliğini geçici olarak askıya aldı. Uluslararası toplum, geçiş sürecinde sivil yönetime dönüş için takvim açıklanmasını talep ediyor.
Ülkede siyasi belirsizlik sürerken, ordu yönetimi protestoların sona erdirilmesi ve güvenliğin sağlanacağı mesajını verdi. Ancak halkın önemli bir kesimi sivil yönetime dönüş konusunda temkinli davranıyor.