İngiltere hapishanelerinde açlık grevi büyüyor

İsrail’e silah tedarik eden Elbit Systems’i hedef alan eylemleriyle gündeme gelen ve bu eylemlerden dolayı tutuklanan Palestine Action eylemcilerinin, İngiltere hapishanelerinde başlattığı açlık grevi büyüyor. 1981’de Bobby Sands öncülüğünde yürütülen açlık grevinden sonraki en büyük açlık grevi olma yolunda ilerleyen direnişin talepleri şöyle:

  • Elbit Systems’ın İngiltere’deki faaliyetlerini tamamen durdurulması
  • Palestine Action’ın “terör örgütü” listesinden çıkarılması
  • Tutsakların mektup ve telefon hakkı ihlallerinin derhal sonlandırılması
  • Tutsak eylemcilerin serbest bırakılması ve adil yargılanma.

Bu hafta başında Palestine Action’la ilgili yargı incelemesi sona erdi, ancak karar daha sonraki bir tarihte açıklanacak.

Kimler açlık grevinde?

Palestine Action 2024’ün Ağustos ayında İsrail’in en büyük silah tedarikçilerinden biri olan Elbit Systems’e ait Filton’daki bir tesisi hedef alan bir eylem yapmıştı. Bu eylemin ardından 24 eylemci çıkarıldıkları mahkemece tutuklandı. Bu 24 eylemci kamuoyunda “Filton 24” olarak da anılıyor.

RAF Brize Norton’daki tesiste savaş uçaklarını hedef alan eylemde yer aldıkları için tutuklananlar da yine açlık grevinde.

Yine tutsaklar arasında Teledyne silah fabrikası ve Leeds’teki Barclays şubesi eylemleri nedeniyle tutuklananlar da var.

Tanıdık bir hikaye: “Tutukluluk süreci cezaya dönüştürüldü”

Şu ana kadar açlık grevinde yedi eylemci var. Bazıları bir aydır açlık grevinde. Direniş dünya çapında da destek mesajları aldı ve ABD, Yunanistan ve İtalya’daki üç tutsak da dayanışma açlık grevine başladı.

Filistin İçin Tutsaklar (Prisoners for Palestine) Sözcüsü Francesca Nadin, Morning Star gazetesine direnişlerini ve taleplerini anlattı. Nadin, geçen yıl Teledyne silah fabrikası ve Leeds’teki Barclays şubesindeki eylemleri nedeniyle tutuklu yargılanıyor.

Nadin, “mülke zarar”la suçlandıklarını ancak İngiltere’de bu suçlamanın bir tutuklama gerekçesi olmadığını ifade etti. Uzun tutukluluğun cezalandırmaya döndüğünün altını çizen Nadin, duruşma öncesindeki altı aylık tutukluluk sınırının da ihlal edildiğini belirtiyor.

Tutsakların sağlık durumu kötüye gidiyor

Bir aya yaklaşan açlık grevinin ardından bazı tutsakların sağlık durumları da kötüye gitmeye başladı. İki tutsak yakın zamanda hastaneye kaldırıldı. Tutsaklar 10 kilodan fazla kilo kaybı yaşadı. Bir tutsak diyabet hastası olduğu için iki günde bir açlık grevi yaparak direnişe dahil oldu.

Filistin İçin Tutsaklar , mahkumların uygun tıbbi bakımdan mahrum bırakıldığı vakaların tekrar tekrar yaşandığını belgelediğini söylüyor.

Direnişe medya karartması

Nadin direnişlerinin İngiltere medyasında yer bulamamasından şikayetçi. Bu durumu şöyle ifade ediyor: “Şu anda çeşitli ana akım medya kuruluşları bize ‘Tamam, bu haberi yapacağız’ diyorlar, ama sonra avukatları mahkemeye itaatsizlik gibi saçma bir bahaneyle bunu engelliyorlar, ki bu mantıklı değil.”

Kaynak: Morning Star

Önceki İçerikAlmanya’da Zorunlu Askerliğe Karşı ulke genelinde Okul Grevi ve Gösteriler
Sonraki İçerikCumartesi Anneleri 1080. hafta: Hüseyin Taşkaya nerede