19 Aralık Hapishaneler Katliamı’nın 25. yılı: “Unutmadık, unutturmayacağız”
19 Aralık 2000’de “Hayata Dönüş Operasyonu” adı altında gerçekleştirilen ve 30 tutsağın yaşamını yitirdiği, yüzlercesinin ağır işkenceye maruz kaldığı Hapishaneler Katliamı’nın üzerinden 25 yıl geçti. Türkiye tarihinin en ağır cezaevi katliamlarından biri olarak kayıtlara geçen 19-22 Aralık operasyonlarında devlet, tecrit sistemini hayata geçirmek için hapishaneleri bombalarla ve kimyasal gazlarla hedef aldı.
İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi, katliamın 25. yılında Bayrampaşa Hapishanesi önünde basın açıklaması yaptı.
Açıklamada ilk sözü alan insan hakları savunucusu Eren Keskin, 19 Aralık’a giden sürecin geniş bir toplumsal direnişle karşılandığını hatırlattı. Tecrit sisteminin bir işkence yöntemi olduğunu vurgulayan Keskin, “Her gün sokaklardaydık, defalarca gözaltına alındık, şiddete maruz kaldık. Toplumun geniş kesimleri bu izolasyon sistemine karşı mücadele etti. Ancak 19 Aralık sabahı, buraya bombalarla girildi, insanlar katledildi. Cezaevinden cezaevine koşarak ailelere çocuklarının öldüğünü haber vermek zorunda kaldık. Bu, bizim için tarif edilemez bir yüktü” dedi.
“Unutmadan ve unutturmadan mücadeleye devam”
Keskin, yaşananların cezasız bırakıldığını vurgulayarak, “Buraya ne kadar bina dikerseniz dikin bu hafızayı silemezsiniz. Burada büyük bir suç işlendi ve bu suç cezasızlıkla sonuçlandı. Biz insan hakları savunucuları olarak bu cezasızlığa karşı hafızayı canlı tutmaya devam edeceğiz. Unutmayacağız, unutturmayacağız” ifadelerini kullandı.
Keskin’in ardından İHD İstanbul Şubesi Başkanı Jiyan Tosun basın açıklamasını okudu. Tosun, İHD’nin 19 Aralık’ı “Cezaevlerinde İnsan Hakları İçin Mücadele ve Dayanışma Günü” ilan ettiğini hatırlatarak, katliamdan sağ kurtulan mahpusların ağır işkence ve tecrit uygulamalarına maruz bırakıldığını söyledi.
Operasyonu planlayan ve uygulayanlar hakkında etkin bir yargı süreci yürütülmediğini belirten Tosun, “Kimyasal gazların kullanıldığı bu operasyonun failleri korunmuş, açık bir cezasızlık politikası izlenmiştir” dedi.
Tecrit derinleşti, hak ihlalleri arttı
Tosun, 19 Aralık’la birlikte hayata geçirilen tecrit sisteminin bugün daha da ağırlaştırıldığını vurgulayarak, F Tipi hapishanelerin yanı sıra Yüksek Güvenlikli, S Tipi ve Y Tipi hapishanelerle yeni bir infaz rejiminin kurulduğunu ifade etti. Bu hapishanelerde tutulan mahpusların ağır izolasyon koşullarına maruz bırakıldığını belirten Tosun, birçok mahpusun “kuyu tipi” olarak adlandırılan hapishanelerdeki tecride karşı açlık grevinde olduğunu aktardı.
İHD’nin talepleri
İHD, açıklamada şu talepleri sıraladı:
19 Aralık Katliamı’nda sorumluluğu bulunan tüm faillerin yargılanması
Ağır tecrit ve izolasyon uygulamalarına son verilmesi, F Tipi, S Tipi, Y Tipi ve yüksek güvenlikli hapishanelerin kapatılması
Keyfî kararlarla hak ihlallerine yol açan İdare ve Gözlem Kurullarının kaldırılması
İşkence ve kötü muameleye son verilmesi, İstanbul Protokolü’ne uygun etkili soruşturmalar yürütülmesi
Mahpusların sağlık, beslenme, hijyen, adil yargılanma, aile ve avukat görüşü haklarının eksiksiz sağlanması
Yaşam hakkının korunması ve ölümlerin önlenmesi
Ağır hasta, engelli ve ileri yaşta olan tüm mahpusların derhal tahliye edilmesi






